28 Şubat 2012 Salı

And the Oscar Goes to...


Biliyorum bu yazıyı yazmak için biraz geciktim ama ne yazık ki iki gündür bilgisayar açmaya hiç vaktim olmadı. Üç yıldır töreni canlı izliyorum ve bu seneki tören geçen senekinden daha iyi, Steve Martin'inkinden daha kötüydü. Billy Crystal'ın eskisi gibi olmadığı hakkında milyonlarca twit okudum ama eski halini bilmediğim için benim için yeterince iyiydi. Üstelik ödül sunan insanlarda yeterince eğlenceliydi bence. Emma Stone'un genç sunucu tiplemesi, Jennifer Lopez ve Cameron Diaz'ın kazananı açıklayışları ve Robert Downey Jr ve Gwyneth Paltrow'un canlı belgeselleri özellikle hoşuma gitti. Sonuç olarak hepsi geçen sene Anne Hathaway ve James Franco'nun komik olma çabalarından iyiydi.

Ben pek mutlu olduğumu söyleyemeyeceğim, çünkü sezon boyunca Harry Potter'ın görmezden gelinmezliğinin Oscar'da değişeceğini umdum fakat umduğumun yanından bile geçmedi Akademi. Görsel Efekt ödülü Hugo'ya verildikten sonra töreni kapatıp uyuma isteğimle başa çıkabilmemin tek sebebi En İyi Film'in Hugo'ya gidip gitmeyeceğini görmekti. Ve gitmediğini görünce mutlu oldum. Evet Hugo'ya herkes gibi ben de bayılmıştım ama The Artist'in daha iyi olduğu ortadaydı. Yine de filmin sessiz olması beni tereddüte düşürüyordu. Sonuç beklenildiği gibi oldu tabi.

Meryl Streep'in ödül konuşması çok hoştu. Sonunda üçüncü Oscar'ını alması beni ayrıca sevindirdi. Belki artık her sene aday olmaktan vazgeçer :P Billy Crystal Spielberg'e gençlerin önünü açmasını söylerken aynı şeyin Streep için de geçerli olduğunu düşündüm.

Uzun lafın kısası bu seneki ödül sezonu sona erdi. Benim için En İyi Kurgu ve En İyi Görsel efekt dalları haricinde sürpriz yoktu bu sene. Tahmin yaparken bazı şeyleri çok küçük umutlarla yazmıştım zaten. Yönetmen ödülünün The Tree of Life'a gitmeyeceği zaten aşikardı ama Ses Kurgusu'nda Drive için küçük de olsa bir umudum vardı. Hugo orada da ayrıca sinirimi bozdu. Sanırım bu filmi ölene kadar "84. Akademi Ödüllerini benim için mahveden, çok beğendiğim film" olarak hatırlayacağım.

Fazla uzatmaya gerek yok, üzerinden iki gün geçti ve yeterince konuşuldu her şey. İşte kazananlar...

En İyi Film: The Artist; Thomas Langman
En İyi Yönetmen: Michel Hazanavicius, The Artist
En İyi Erkek Oyuncu: Jean Dujardin, The Artist
En İti Kadın Oyuncu: Meryl Streep, The Iron Lady
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu: Christopher Plummer, Beginners
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Octavia Spencer, The Help
En İyi Özgün Senaryo: Midnight in Paris; Woody Allen
En İyi Uyarlama Senaryo: The Descendants; Alexander Payne, Nat Faxon ve Jim Rash
En İyi Kurgu: The Girl with the Dragon Tattoo; Kirk Baxter ve Angus Wall
En İyi Sanat Yönetimi: Hugo; Dante Ferretti ve Francesca Lo Schiavo
En İyi Görüntü Yönetimi: Hugo; Robert Richardson
En İyi Kostüm Tasarımı: The Artist; Mark Bridges
En İyi Özgün Müzik: The Artist; Ludovic Bource
En İyi Özgün Şarki: "Man on Muppet" - The Muppets; Bret McKenzie
En İyi Ses Kurgusu: Hugo; Philip Stockton ve Eugene Gearty
En İyi Ses Miksajı: Hugo; Tom Fleischman ve John Midgley
En İyi Makyaj: The Iron Lady; Mark Coulier ve J. Roy Helland
En İyi Görsel Efekt: Hugo; Rob Legato, Joss Williams, Ben Grossmann ve Alex Henning
Yabancı Dilde En İyi Film: A Seperation (İran)
En İyi Animasyon: Rango; Gore Verbinski
En İyi Belgesel: Undefeated; T.J. Martin, Dan Lindsay, Richard Middlemas
En İyi Kısa Film: The Shore; Terry George ve Oorlagh George
En İyi Kısa Animasyon: The Fantastic Flying Books of Mr. Morris Lessmore; William Joyce ve Brandon Oldenburg
En İyi Kısa Belgesel: Saving Face; Daniel Junge ve Sharmeen Obaid-Chinoy

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder